(Genc Siviller’in kampanyasi)

19 Mayısları Stadyumdan Kurtaralım (Genc Siviller'in kampanyasi)

İlgililerin Dikkatine,

19 Mayıslar taşıdığı anlamdan çok uzak olarak gençliğe heyecan vermeyen, aksine zaman ve kaynak israfına yol açan rahatsızlık verici etkinliklerle kutlanmaktadır.

Milli bayramlarda stadyumlara gençleri doldurarak, onların çokluğu, çevikliği, disiplinleri, birliktelikleri ile dünyaya ne kadar güçlü olduğunu gösterdiğini düşünen otoriter devlet zihniyetinin yansıması olan bu tören biçimi demokratikleşen modern Türkiye’de artık terkedilmelidir.

Bayramın adında gençlik ve spor kelimelerinin birlikte anılması gençlere biçilen rolü göstermesi açısından anlamlıdır. Gençlik, kas ve sporla eşitlenmekte, gençler rejim ve devlet için kasları ve çevikliği ile düşmanlarını korkutacak hazır kıtalar olarak düşünülmektedir

Gençler kendilerine adanmış bu bayrama bir aylarını yoklama tehditleriyle, derslerini aksatarak, öğretmenlerinin bağırış çağırışları eşliğinde toz toprak içinde hazırlanmaktadırlar.

Gençler kendilerinin olduğu söylenen bayramının organizasyonunda, gösterilerin hazırlanışında hiçbir söz hakkına sahip değildir. Zaten bütün tören de protokol tribününe doğrudur ve tören boyunca en çok onlar eğlenirler. Ama bu törenlerin, gençler için can sıkıcı olması gerçeğini, anlamsız spor hareketleri yapılırken fonda çalınan Tarkan bile değiştiremez.

Gençler kutlamaların nesnesi, hatta kuru kalabalıklarıdır.

Askerler gibi düzenli yürüyemediği için azarlanırlar, Kaldırdıkları panolarda ne yazdığını bilmezler, yaptıkları hareketlerin koreografisi onlara söylenmez, bedenleriyle yazdıkları hamaset dolu yazıları görmezler.

19 Mayıs Stadyum törenlerinde bir gencin anlamı bazen çimenlere yazılan bir sloganın harflerinden birinin küçük bir parçası olmaktır, bazen ise yıllardır söylenmekten aşınmış marşları söyleyen seslerden yalnızca biri. Bu törenlerin ruhunda tek başına bir gencin hiçbir anlamı yoktur. Gençlik aynı kıyafetleri giymiş, aynı anda hareket eden, gür seslerle marşlar söyleyen bir kalabalığın adıdır. Gençlik, kıyafetleri ile tektipleştirilmiş ve düzenli yürüyüşleriyle disipline edilmiş hazır kıtalardır.

Ama unutulmaktadır ki gençlik insan hayatın böyle kalıpların içine sokulamayacak en dinamik ve en devrimci, en cesur dönemidir. Yakın tarihimiz göstermiştir ki Bu kalıpların içine sokulmaya çalışan gençlik ya tamamen depolitize olmuştur ya da şiddete tapacak ölçüde marjinalleşmiştir.

İşte bu nedenlerden dolayı Atatürk’ün Türkiye gençliğine hediye ettiği 19 Mayısların kutlanış şeklinin tamamen değiştirilmesini, birçok gencin gönülsüz olarak katıldığı modası geçmiş, hamaset dolu, militarize, stadyum gösterilerinin ve geçit törenlerinin sona erdirilmesini talep ediyoruz.

Bunların yerine 19 Mayıs’larda Gençlerin içeriğini kendilerinin belirleyeceği etkinlikler yapabilmelerine imkan verilmelidir. Her ilde kurulacak gençlik komiteleri kendi organizasyonlarını kendileri gerçekleştirmelidirler. Gençler 19 Mayısların yeniden öznesi olmalıdır. 19 Mayıslar bahar şenlikleri havasında gençlerin yaratıcılıklarını ortaya koyabilecekleri gerçek bir gençlik bayramı şeklinde kutlanmalıdır.

Bu düşüncemizin takipçisi olarak önerimizi bütün Türkiye gençliğinin imzasına açılan bir kampanyaya dönüştürüyoruz. Yurt genelindeki kampanyayla toplanan imzalar yetkililere iletilecek ve yıllardır süren bu eziyete son verilmeye çalışılacaktır.